Ruhani

Ruhani (https://www.ruhani.net/)
-   Havas Bölümü Soru ve Yardım İstekleri (https://www.ruhani.net/havas-bolumu-soru-ve-yardim-istekleri/)
-   -   Riyazat ve Halvet Nedir? (https://www.ruhani.net/havas-bolumu-soru-ve-yardim-istekleri/5245-riyazat-ve-halvet-nedir.html)

zeinarda 12-07-2013 02:56

Riyazat ve Halvet Nedir?
 
Riyazetin gerçek anlamı Zühd ve takva maksadıyla dünya zevklerinden kaçınma ve nefsin isteklerini yenmeye çalışmadır.


Tasavvufi hal ve makamları elde etmek için harcanan sürekli ve düzenli çabalara mücahede ve riyazet denir.



Riyazet daha ziyade, nefsin arzularına karşı koymak; mücahede ise Ahlâk değişmesini sağlamak demektir.


Riyazet ve mücahede yolu tasfiye yoludur. Bu yolda olanlar gerek hak, gerekse halk ile olan muamelelerinde sadakât üzere olurlar. Çünkü bu yol ebrâr*yoludur.


İnsanın dünyaya bağlı bütün eğilimlerinden sıyrılması, kendini Allah'a adaması anlamına gelen riyazetin amacı, insan nefsini eğitmek, Allah sevgisi dışında kalan bütün istekleri yok etmektir.



Allah'tan başka bir şey düşünmemek, daima zikir ve ibadetle meşgul olmaktır. Netice olarak riyazet, genellikle takva ve vera; doğruluk; keşf ve ilham sahibi olmak için yapılır....



Demek ki riyazetin gerçek amacı hiçbir zaman cinlerle irtibata geçmek için değildir. Tersine İlahi yakınlığı elde etmektir asıl olanda budur.



Riyazetlerde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta daha önce amel ve taat yapmamış şahısların bazı hususiyetleri elde etmek için girdikleri birkaç günlük riyazetlerde tehlikeye düşme ihtimallerinin olmaları ve muvaffak olamamalarının en büyük sebebi riyazetlerde belli bir ilim ve amel birikiminden sonra riyazete girmemeleri ve dinin edebine uygun riyazeti uygulamamalarıdır.



Bilinmeli ki Şeriat edebine Rasulullah Sallahu Aleyhi ve Selemin sünnetine uygun olmayan bir halvet ve riyazet enfazla nefiste bir iç temizliği ve Hint fakirlerinde olduğu gibi şeytanın ilhamını ve kandırmasını kazandırmak ve ahretten nasibi kesmekten başka bir şey değildir.



Şeytan Ona iyi ve güzel gibi bir çok sonu kötü olan şeyleri süslü gösterir. Nitekim ayetlerde:

Şeytan, onlara yaptıklarını süslü göstermiş ve böylece onları yoldan çıkarmış. Bu yüzden de onlar doğru yolu bulamıyorlar.” (Neml 24)



Şeytan onlara (birçok) vaadde bulunur ve onları kuruntulara sürükler. Oysa şeytan, ancak aldatmak için onlara vaadde bulunuyor. (Nisa 120)


“Ey Âdemoğulları! Ben, size, şeytana kulluk etmeyin. Çünkü o, sizin için apaçık bir düşmandır. Bana kulluk edin. İşte bu dosdoğru yoldur, diye emretmedim mi? ” (Yasin 60) buyurulur.


Demek ki Riyazetlerde hasıl olabilecek harikulade şeylerde mesela ilerde olacak şeylerin kendisine belli olması bunu bilmesi gibi durumlarda kişi bunları İlahi ikramlar sayacak ve nefsine mal etmeyecek yaptığı ameli görmeyecek ve asıl olan şeyin dinde istikamet olduğunu bilecek.



Keşfen gelen bilgilerin doğruluğunu Kurana ve Sünnete arz edecek eğer onlara uyuyorsa kabul edecek. Tersi bir durum da ise dinin edep ve ölçülerine riayet etmezse kişi böyle harikulade şeyler yaşadığında onun Haktan daha çok sapacağına uzaklaşmasına nefsine ve şeytana aldanmasına insanları küçük görmesine sebep olacak ve bu halde devam ede, ede sonunda İslam dairesinden bile çıkacak ibadetlerden maksadın sadece Allahı (c.c) zikretmek olduğunu zannedecek Rasülüllah Sallahu Aleyhi ve selleme Mutaabatı uymayı bile terk edecek Ve sapıtacak Rabbim muhafaza buyursun.



Evet Sufilerin ve Havass Alimlerinin Riyazet ve Halvette genel de kırk gün bulunmaları ve ölçü edinmelerinin sebebine gelince Rasulullah Sallahu Aleyhi ve Sellemin:

“Kim kırk gün Allah için İhlasla amel ederse kalbinden diline doğru Hikmet pınarları fışkırır buyurması ve benzer hadislerdir. (Ebu Nuaym Hilye 5,189.Acluni Keşful Hafa 2-224 Hads.no:2361)


Kuranda da Allah Teala Musa Aleyhisselamın kıssasını anlatırken Kırk günü özellikle zikretmiş ve:


“ Mûsâ’ya otuz gece süre belirledik, buna on (gece) daha kattık. Böylece Rabbinin belirlediği vakit kırk geceye tamamlandı. (Araf 142) Buyurmuştur.


Tenhada oruçla ibadet ve taatle meşgul olmaya bu ayet teşvik etmiş ve bir sırra işaret etmiştir midenin aç kalması ( Manevi terbiye ve Terakkide) büyük bir esastır. Nitekim Hz. Musa Aleyhisselam da Allah Teala (c.c) ile bu kırk günün sonunda Vasıtasız konuşmuş ve Kelimullah Vasfı ile vasıflanmıştır.


Arifler bu kırk günde Allah Tela ile kulun kalbi arasında bulanan perdelerin her gün birinin kalkacağını ve kırk günün sonunda kurbiyetin hasıl olacağını zikreder. Tabi bunda daha nice rabbimizin ve dilediği kullarının bildiği Hikmetler ve sırlar vardır......

zeytınn 12-07-2013 13:59

emeğine sağlık abla çok faydalı bilgiler teşekkürler

Ebabil 02-11-2014 06:08

Allah razı olsun
El Müntehabatu Min Ulumil Havas - hkerrar

Hak Sever 02-11-2014 06:42

Alıntı:

Ebabil Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13428)
Allah razı olsun
El Müntehabatu Min Ulumil Havas - hkerrar

Kitabında nerden alıntı yaptığını yazmış mı sayın h. kerrar.

Yazmamışsa etik olarak doğru bulmuyorum.

http://i.hizliresim.com/K6Jo33.jpg

Ebabil 02-11-2014 06:44

Alıntı:

Hak Sever Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13430)
Kitabında nerden alıntı yaptığını yazmış mı sayın h. kerrar.

Yazmamışsa etik olarak doğru bulmuyorum.

http://i.hizliresim.com/K6Jo33.jpg

kişisel fikriniz sizi bağlar kardesım. Resmi kayıtlarda geçen isimlere saygılı olmanızı tavsiye edebılırım sadece.

---------------

ha birde eklemek ıstedım. kaynak acıklanıyorsa asıl yazarın yazmıs oldugu bolumu atlamayın lutfen Hak Sever kardes.

Demek ki riyazetin gerçek amacı hiçbir zaman cinlerle irtibata geçmek için değildir. Tersine İlahi yakınlığı elde etmektir asıl olanda budur.

burdan sonrası onemlı...

Hak Sever 02-11-2014 08:22

Alıntı:

Ebabil Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13431)
kişisel fikriniz sizi bağlar kardesım. Resmi kayıtlarda geçen isimlere saygılı olmanızı tavsiye edebılırım sadece.

---------------

ha birde eklemek ıstedım. kaynak acıklanıyorsa asıl yazarın yazmıs oldugu bolumu atlamayın lutfen Hak Sever kardes.

Demek ki riyazetin gerçek amacı hiçbir zaman cinlerle irtibata geçmek için değildir. Tersine İlahi yakınlığı elde etmektir asıl olanda budur.

burdan sonrası onemlı...

Gerçekler toplumu bağlar, tarafsızlık ve gerçekçilik toplumda aadalet ve dengeyi sağlar.
Atlanılan bölüm yok, reklam olmasın diye alıntı yapılan yerin adı gizlendi. Resmi kayıtlarda geçen isimler istiyorlarsa mahkemeye başvurabilirler, neyle suçlayacaklar. yazdığı konunun aynısını daha önce tarihlerde başkası tarafından yayınlanmış buldum, alıntı yaptığı yeri kendisi bahsetmişmi merak ettim. Kendisi bahsetmediyse doğru bulmuyorum dedim. Bununlamı suçlayacak sayın ebabil, lütfen sizi gerçekliğe ve insan haklarına saygıya davet ediyorum.

Ebabil 02-11-2014 08:31

Bu forumda tartısma ortamına gırmek ıstemıyoruz hak sever kardes. lakin resımde vermıs oldugunuz bolumun altında en az resımdekının ıkı mıslı acıklama yapılmıs. Gerceklerı gorebılmek guzeldır :)

Hak Sever 02-11-2014 09:10

Sayın Ebabil zaten tartışma zaten olmaz, biz kendimize yakıştırmayız.
Görebilmek güzeldir lafınıza mütemadiyen size gösterebilmek amacı ile ekliyorum. Biliyorsunuz arife tarif gerekmez, farkettim ki konuyu eksik almamdaki sebebin ariflere hitaben yazdığım bir cevap olduğunu görememektesiniz.
Resimlerden görüldüğü üzere bu konu böyle sonuna kadar aynı gider
Saygılarımla :)
http://i.hizliresim.com/e2JLNA.jpg

http://i.hizliresim.com/KZ9vQG.jpg

http://i.hizliresim.com/wvjknz.jpg

http://i.hizliresim.com/wLbk1o.jpg

Ebabil 02-11-2014 09:24

Biliyorsunuz arife tarif gerekmez, farkettim ki konuyu eksik almamdaki sebebin ariflere hitaben yazdığım bir cevap olduğunu görememektesiniz.

demişsiniz hak verdim size. fazladan yazdıgım cumleyı aradan cıkarıyorum. net olarak yazayım.



lakin resımde vermıs oldugunuz bolumun altında en az resımdekının ıkı mıslı acıklama yapılmıs. Gerceklerı gorebılmek guzeldır.



Hak Sever 02-11-2014 15:07

Sayın ebabil görebilmek gözle olur ki hala bu aşamadasınız. Birde akılla olan vardır. Bir konu nasıl çoğaltılır ben size kısaca izah ediyorum inşallah anlarsınız. Önce tek yerden alıntı yapmazsınız, üğç beş yerden alıntı yaparsınız ve bunları harmanlarsınız konu çoğalır. İkincisi asıl olan konuya ihanet eder içine kendi fikirlerinizi enjekte edersiniz konu çoğalır. Üçüncüsü sadece iim benzerliğinden yada kelime benzerliğinden yada anlam benzerliğinden alakasız şeyleri eklersiniz konu çoğalır. Mesela bakara 102 ayetiyle vurgulanan büyü ve sihir olayını ayetlerle çoğaltalım.

"Onlar, Süleyman'ın hükümranlığı hakkında şeytanların uydurup söylediklerine uydular. Gerçek şu ki Süleyman kâfir olmadı, fakat şeytanlar kâfir oldular; çünkü insanlara sihri, Bâbil'de iki meleğe, Hârût'ia Mârufa indirileni öğretiyorlardı. Halbuki bu iki melek, "Biz ancak imtihan vasıtasıyız; sakın küfre sapma!" demedikçe hiç kimseye bilgi vermezlerdi. Fakat on*lar bu iki melekten, karı ile koca arasını açacak şeyleri öğreniyorlardı. Oysa Allah'ın izni olmadıkça onunla hiç kimseye zarar veremezlerdi. Yine de ken*dilerine fayda sağlayanı değil zarar vereni öğreniyorlardı. Andolsun onlar, bunu (sihri) satın alan kimsenin âhiretten nasibi olmadığını çok iyi biliyorlar*dı. Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kötüdür, bir bilselerdi! " ( Bakara 102 )

Hemen benzerliklerden şeytanla ilgili ayetler bulup ekliyoruz, aşağıdaki ayetleri sizin nefsin mertebeleri adlı konuda bahsettiğiniz ayetlerdir, hemen o konudan bu konuya çekiyoruz.


Gerçek şu ki; şeytanın, inanan ve yalnız Rablerine tevekkül eden kimseler üzerinde bir hâkimiyeti yoktur.
Şeytanın hâkimiyeti, sadece onu dost edinenler ve Allah’a ortak koşanlar üzerindedir. Nahl 99-100


Bakın sayın ebabil ne güzel uydu, hemde konu çoğaldı, burda hz süleymanın ravb'bine inanan ve tevekkül sahibi şeytanlara uymayan insan olduğu ayetlerle vurgulanmış oldu. Diğerlerinin şeytanı dost edine binsanlar olduğu için şeytanların üzerlerine hakim olduğunu, ve bu insanların gerçekte hz süleymanın yolunda gitmeye çalışan dindarlar olduğu açığa çıkmış oldu. Demekki şeytana dost olan dindarlar şeytanın oyuncağı olarak türlü gizli ilimler öğrenebilmekte şeytanlardan. Ama rüya yolu ile, ama ilham ile. ( Ateşstler süleyman peygambere niye inanasın, bakara 102 de bahsedilen kendi zamanının inanları ve biat edenleri, aynı said nursi ile kaldırılan tarikatlerin devam edenleri gibi )
Buna birde hadisi şerif eklersek

Hz. Peygamber'in (s.a.v.) yanında otururken önüne bir çizgi çizdi ve "İşte böyle; bu, Yüce Allah'ın yoludur." buyurdu. Sonra bu çizginin sağına iki çizgi, soluna iki çizgi çizdi ve "Bunlar da şeytanın yollarıdır." buyurdu. Ardından elini ortadaki çizginin üzerine koydu ve şu ayeti okudu:

"Dosdoğru yoluma uyun. Sizi Allah yolundan ayrı düşürecek yollara sapmayın. Allah, size bunları, sakınasınız diye tavsiye etmektedir." (Enam, 6/153)



Bu çizilen üç çizgiden solda olan eksik olanlar riayet etmeyenler, uymayanlardır, sağda olanlar ise aşırı gidenlerdir. Yani dinde aşırı gidenler.

Ayetler süslendiği için yazılmış güzel bir dini yazı oldu değilmi sayın ebabil. İçinde ayet olduğu için kimse karşıda çıkamaz. Bakın nasıl çoğaldı konu.
Sayın ebabil zehirin içinde ekmek olması zehri masum kılmaz. önemli olan ekmeğin dışında zehir olmasıdır. Bir yazıyı ayet ve hadilerle süslemek alimlik değildir. Ordan burdan alıntı toplamakda alimlik değildir. Bu sadece kandırmacadır, hocalık değildir bizce.

Ebabil 02-11-2014 21:46

Elhamdulillah goren gozumuze nur vermıs Mevlam. Aklımızda bıze yeter gordugumuzu ıdrak edebılıyoruz. Sızde müşahade etmıssınız gordugumuzu beyan ederek tesekkur ederım. Sızınde, akıl ve goz ıkılısının bırlıkte hareket etme kabılıyetıne kavusmanız temennısıyle.

Hak Sever 02-11-2014 22:00

Haklısınız işte sayın ebabil, ikrar ve itiraf etitğiniz gibi sadece gördüğünüzü müşahede edebiliyorsunuz, görmediğinizi ise anlayamamaktasınız. Bunun için konudaki söz kalabalığını görüyorsunuz ama iki parağraf bir yerden, bir parağraf başka bir yerden, üç parağraf daha başka bir yerden toplama nedir ayırt edemiyorsunuz. Onu ayırt edebilmeniz için gözünüz önünde toplanması lazım ki nurlu gözünüzle görüp anlayabilesiniz. :)
Gözünüzün esaretinden kurtulupta duvarın arkasını görebilmeniz temennisiyle.
saygılarla bu konu üzerine olan tartışmamız inşallah karşılıklı temennilerimizle son bulmuştur.
Okuyan insanlar zaten kendi akıl, muhasebe ve vicdanlarına göre hüküm verip kendi doğrularını seçeceklerdir.

Ebabil 02-11-2014 22:05

Duvarın arkasını gormek benım ne haddıme sızler goruyorsunuz bende sızın gordugunuzu goruyorum yeterli. sadece verılen emeklerı gormezden gelyıorsunuz ben o konuya takıldım. hanı dedıgınız gıbı gozumle goruyorum ya sızın resımlerde verdıgınız bolumun altındakı yazıyıda ben gordum ama sızı duvar engellemıs sanırım yazının acıklaması olan bolumu gorememıssınız :) guzel cevabınız ıcın tesekkurler.

Hak Sever 02-11-2014 22:15

Emek asli olmak ve gasbi olmak üzere iki türlüdür. Gasbi emekler asla huzur bulmazlar. Bizde alıntıların arkasındaki asli emekleri düşünüyoruz.
Benim gördüğümü görüyorsanız yazdığımın doğrulunu kabul ediyor ama bilerek inkar ediyorsunuz, insanların yanıltılmasına ortak olduğunuzu kabul ediyorsunuz demektir. Kendiniz için itiraf olan bu gerçeği açık yüreklilikle söylediğiniz için teşekkür ederiz.
Şimdi saygı duyulacak bir itiraf içine girdiniz.

Ebabil 02-11-2014 22:19

kısı nasıl anlarsa bız oyle bırakırız. cumleler acık ve nettır. Akıl sahıbı ınsanlara sızınde belırttıgınız gıbı tarif gerekmez. tarıfte ettık anlatamadık. Gerisi okuyan kısılere kalmıstır. Bu konu altındakı sohbetı sahsım adına bıtırıyorum. formu gereksız cevaplarla mesgul ettım zaten yeterınce.

Hak Sever 02-11-2014 22:24

Fikir yapınızda gösterdiğiniz bu olgunlaşma için teşekkür ederiz. En azından bu sohbetin artık size faydası olduğu kanaatindeyim.

Alıntı:

Hak Sever Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13464)
Haklısınız işte sayın ebabil, ikrar ve itiraf etitğiniz gibi sadece gördüğünüzü müşahede edebiliyorsunuz, görmediğinizi ise anlayamamaktasınız. Bunun için konudaki söz kalabalığını görüyorsunuz ama iki parağraf bir yerden, bir parağraf başka bir yerden, üç parağraf daha başka bir yerden toplama nedir ayırt edemiyorsunuz. Onu ayırt edebilmeniz için gözünüz önünde toplanması lazım ki nurlu gözünüzle görüp anlayabilesiniz. :)
Gözünüzün esaretinden kurtulupta duvarın arkasını görebilmeniz temennisiyle.
saygılarla bu konu üzerine olan tartışmamız inşallah karşılıklı temennilerimizle son bulmuştur.
Okuyan insanlar zaten kendi akıl, muhasebe ve vicdanlarına göre hüküm verip kendi doğrularını seçeceklerdir.

Alıntı:

Ebabil Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13467)
kısı nasıl anlarsa bız oyle bırakırız. cumleler acık ve nettır. Akıl sahıbı ınsanlara sızınde belırttıgınız gıbı tarif gerekmez. tarıfte ettık anlatamadık. Gerisi okuyan kısılere kalmıstır. Bu konu altındakı sohbetı sahsım adına bıtırıyorum. formu gereksız cevaplarla mesgul ettım zaten yeterınce.

Alıntı:

Hak Sever Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13464)
Haklısınız işte sayın ebabil, ikrar ve itiraf etitğiniz gibi sadece gördüğünüzü müşahede edebiliyorsunuz, görmediğinizi ise anlayamamaktasınız. Bunun için konudaki söz kalabalığını görüyorsunuz ama iki parağraf bir yerden, bir parağraf başka bir yerden, üç parağraf daha başka bir yerden toplama nedir ayırt edemiyorsunuz. Onu ayırt edebilmeniz için gözünüz önünde toplanması lazım ki nurlu gözünüzle görüp anlayabilesiniz. :)
Gözünüzün esaretinden kurtulupta duvarın arkasını görebilmeniz temennisiyle.
saygılarla bu konu üzerine olan tartışmamız inşallah karşılıklı temennilerimizle son bulmuştur.
Okuyan insanlar zaten kendi akıl, muhasebe ve vicdanlarına göre hüküm verip kendi doğrularını seçeceklerdir.


Ebabil 02-11-2014 22:29

Hak Sever kardes acık dıyecem gozundekı perdeyı kaldırda bak cevrene. benı anladıgın sekıl senı ılgılendırır :) az oncede dedım ya benım anlattıklarım senın anladıgın kadardır. ufkunu genısletmen temennısınde bulunabılırım ancak. ben demek ıstedıgımı demısım. Formu gereksız mesgul etmeyeyım dıye susuyorum artık. bu susma senın haklı ooldugunu gostermez. Sana tavsıyem tarafsız olarak sadece okudugunu anlamaya calıs kardes. verdıgın resımde genel bır acıklama var dogrudur ama altındakı satırlar yazarın genel bılgılerı acıklamasıdır. sız resım cekıp resmın altındakını goremıyorsunuz. Duvarın arkasındakı goremeyen sızsınız ama ne yazıkkı sızde olanı bende gordunuz. Bosa dememısler MÜMİN AYNADIR. bakan kendısını gorur dıye...

Hak Sever 02-11-2014 22:40

Sayın ebabil şimdi hakikaten bizi üzdünüz. Siz duvarın arkasını göremediğiniz gibi gözünüzün önündekileride göemiyorsunuz. Son yazınızdan bu sonuç açık ve net olarak açığa çıkmakta.
Allah nur vermiş gözüme derken sakın basiret bağlılığını nur zannetmeyiniz. Biliyorsunuz bu devirde insanlar şeytanları melek basiretsizliği irfan büyüyü havas zannedebiliyorlar.
Seniğn anlattıklarının v-benim anladığım kadar olabilmesi için
ilim ilim bilmektir
ilim kendini bilmektir
sen kendini bilmezsen
ya nice okumaktır
Yunus Emre

Dörtlüğündeki sırrı keşfedip kendini ifade edebilme sanatına sahip olman lazım.
İnsan ne kadar anladığına bakmadan karşıdakine ne kadar anlıyorsun diye bakamaz. Ne kadar anladın ki ne kadar anladığımı düşünebiliyorsun, kendini ne kadar tanıyorsun ki beni ne kadar tanıyorsun.
Alıntı ve toplama alimlik değildir, hakikate uygun gerçekleri görüp aşikar edebilmek, delilleri ile sunabilmek alimliktir.
Egonuzu yenmeniz ve bu anlamsız tartışmayı uzatmamanız temennisiyle.

Ebabil 02-11-2014 22:58

isin aslı ben tartısmıyorum sız sadece cevapları okudukca sınırlenıyorsunuz. cevap verebılmek ıcın kendınızı kasmanıza gerek yok. okuduklarınızı anlamanızı ısterım sadece. ben formu gereksız mesgul etmeyeyım dıye ıkı mesaj oncesınde yazmıstım zaten. konu bende coktan kapandı ama sız ofkelendınız bellı cevaplarınızdan uzatıyorsunuz konuyu. ıkı mesaj oncesındekı gıbı dıyeyım. formu gereksız mesgul etmenın anlamı yok. yenı konularla formu zengınlestırelım.

zeinarda 02-11-2014 23:46

Burası sadece düzeyli tartışmaların hoşgörüyle karşılanacağı,
bu düzeyli tartışmaların hedefinin ziyaretçiler olması gerçeğinin unutulmaması gereken bir platformdur....

Riyazetin ve halvetin asırlar öncesine dayanan tek ve gerçek bir açıklaması ve tanımı vardır,forumlarımızda akterilen de budur.....

Bunun için şu yazmış bu yazmış meselesine girmenizin hiç kimseye yararı olmaz....

Yapılacak bir tek şey var,bizleri en doğru bilgiye ulaştıranlara
<<Allah razı olsun>> demektir......

Hiç kimsenin bu bilgileri sahiplenmeye hakkı yoktur,asırlar öncesinin alimlerince tesbit edilip bugünlere gelen bilgileri
derleyip toparlayıp bizim anlayacağımız biçimde bizlere ulaştıranlara sadece müteşekkir olmamız gerekir......

Kimin bilgilerini kime empoze etmeye çalıştığınıza dikkat edin,bu bilgiler kimsenin tekelinde dğildir...Sözünü ettiğiniz kişiler zaten var olan bilgileri bizlere ulaştırmak için emek harcamışlardır.....Saygı duyarız.....ama burada sizlerin kraldan çok kralcı olmanıza bir anlam veremiyorum...

Ben Kerrar Hocanın eserlerini okudum,bilgilendim buraya aktardım......

hata var mı? YOKKKKKK

Neyi ispatlamaya neyi empoze etmeye çalışıyorsunuz.....

Hak Sever 02-12-2014 03:34

Sayın zeinerde keşke benim cevabımı silmeden yazsaydınız bunları. Sayın zeinerda h. kerrar size göre hoca olabilri ama gerçeğe göre nedir bunu sormak lazım. Kraldan çok kralcı olanlar sizlersiniz sayın zeinerda, fikirlerini savunan insanların fikirlerini susturup insanları lanse etmeye çalışmanız bunu gösterir.
sayın zeinerda insanoğlu bir alem geriye kalır onsekiz bin alem. Bir insanın alemlerde itibarı bitmiş ise hayatı sönmüş, yalana muhtaç zavallı demektir.
Lütfen taraflı yazarak onsekizbin alemdeki itibarınızı bitirmeyiniz. Çünkü merkez insandır her yalan onsekizbin alemde yerini bulur. Kimi veli olmak ister deli olur, kimi deli olmak ister veli olur.
Saygılarımla.

zeinarda 02-12-2014 03:42

haksever ben kimseyi lanse etmiyorum,söz konusu kişinin
bilgilerini okudum özümsedim,mantığıma uygun geldi aktardım.....

Ancak o bilgileri aktarırken onun araştırmacı ve öğretici kişiliğine saygı duydum...Zira aktarmaya çalıştığı bilgilerin
asırlar öncesinden yazılmış bir takım eserlerden alınarak bizlerin yararına sunulmuş bilgiler olduğunu gördüm......

Ben Yaşar Nuri hocanında tüm kitaplarını okudum,Elmalılı Hamdi yazırı da inceledim,arapçam ve farsçam olmadığı için kaynak gösterilerek aktarılan her bilgiyi alırım paylaşırım....

Size söylemek istediğim şeyi hiç anlamamışsınız.....Herkesin ortak olarak beslendiği asıl kaynağı bir tarafa bırakmışsınız,sanki asıl kaynak günümüzde yaşayanlar gibi gösteriyorsunuz....

Asıl kaynağa inerseniz günümz hocalarının bilgisinin nereden geldiğini görecek A şahsı Yazdı B şahsı karaladı demiyeceksiniz....Bunu böyle görmelisiniz,böyle bakarsanız tarafsız olursunuz.....

Ben öyle yapıyorum....

Hak Sever 02-12-2014 03:52

Sayın zeinerda kaynak zaman değil kaynak insandır Ama geçmişte yaşayan ama bugünde yaşayan farketmez. Eski alimler kağnıyı buldu diye zamanımızda yaşayanların bulduğu arabayı red edemezsiniz. Ve buna gavur icadı diyemezsiniz. Bu mantık osmanlıya üç yüz sene matbaayı sokmamış ve osmanlı imparatorluğunun yıkılmasını sağlamıştır.
Anlatmaya çalışmayın lütfen, anlamaya çalışın.
Aklın yolu birdir sayın zeinerda, hiç arif pamuğun kitaplarını okudunuzmu hepsinde yazdığı konunun kaynağını açıkça yazar. Bizimde anlatmaya çalıştığımız budur. X olsun y olsun şahıslar değil burda söz konusu olan. Konu olan bu konunun zaten çok önceden beri var olan , derleme bir konu, kitabın çok önceden gelen derleme bir kitap olduğunun vurgulanmasıdır.
Bu kadar dürüst olarak en ufak bir hakarette bulunmadan sadece alıntı yaptığı yerlerin kaynağını yazmışmı diye sormam ve bir tanede örnek göstermem bazılarında niye bu kadar tepki oluşturdu merak ediyorum.
Ve bunu sormak aslında bize düştüğü gibi sizede düşer. Lütfen, sizde hiç bir şey anlayamamışsınız.
Aynı konuya verilemsi gereken cevap şu olurdu, evet kardeşim kaynak belirtildi yada hayır kardeşim kaynak belirtmedik.
Bu cevabı vermek yerine değişik usullere girenlerin siz nesini anladınız ben merak ettim doğrusu

zeinarda 02-12-2014 04:05

Hak Sever siz beni anladınız mı,kişileri değil;bilgileri hedefe koyun dedim.....

Bu konunun kaynağı ne A şahsıdır,ne de B şahsı....Konunun asıl kaynağı Allah rahmet eylesin Rabbimin sevgili kullarından bir mübarek zat.......

Neyi paylaşamıyorsunuz.....Siz de aynı kaynaktan besleniyorsunuz hedefinizdeki kişi de .....

Ben hedefinizdeki kişinin bilgilerine ulaşmışım onu kullanmışım,bir başka arkadaşım sizin yazdıklarınıza ulaşır onu yazar.....

Riyazat ve Halvet konusunda farklı bir bilginiz varsa paylaşırsınız....

Bu bilgiyi ve şartlarını kusura bakmayın ama hiç kimse kendi
uhdesinde göremez....

Ancak asıl kaynağın torunları telif hakkı isteyebilir....Tabii varsa.....

Esedullah 02-12-2014 04:09

Bismillahirrahmanirrahim
Esselatu vesselamu aleyke ya ResulAllah

İnnemel mû’minûne ihvetun ayeti sıırrınca derizki ....

İnsan Mülkün gerçek sahibine sağlam bir itikat ile bağlanırsa kendisinden vazgeçer benliğini ortadan kaldırır ve Hakk tan aldığını yine Hakk için insanlara dağıttığının bilincine varır. Alim ilmini Ondan c.c. alır, Zengin malını Ondan c.c. alır ve yine Allah c.c. namına kendisini aradan çıkartarak Allahın c.c rızasını gözeterek dağıtır....

Faydanın geldiği asıl kaynak bilindiğinde ne O faydayı sağlamakta vesile olan nede o fayda ile faydalanan kibir, gurur gibi olgulara yanlışlara düşer.

Yukardaki konu gayet açık ve nettir. Münazara edilen konu altında hem resmedilen hemde kaynak olarak gösterilen eserde Kuşeyri Risalesinden alıntılandığı belirtilmiştir. Zaten İslam Litaretarüründe Zühdün anlamı manası asla değişmemiştir. Onun için bunu sahiplenmekte kimsenin haddine değildir. Züht kelimesi her kaynakta aynı şekilde anlatılır önemli olan ordan burdan alınmışlığı değil manasını yansıtmasıdır. Bu İslamın tanımını yapan bir şahsa sende başka yerden almışsın der gibi düşünürsek İslam her kaynakta aynı açılımla bilindiği için bu iddayı yapan şahsı sadece bir bahtsızlık kurbanı olarak nitelendirebilirz.

Alimlik yada her ne olursa adı elbetteki kitap yazmakla yada bir kaç süslü kelamla alınamayacak bir vasıftır. Ama bir eser neşretmek de her insanın harcı değildir. Bilgisini satamayan Alim hammallıktan öteye gecebilirmi....? Burda amaç şu şahıs yada bu şahıs değildir. Amaç insanlara Kuran ve Sünnet ışığında bilgileri sunmaktır. Bunu yapmazsak eğer bir grup çıkar ben 18 bin alemin yetkisini dağıtıyorum der, diğeri çıkar Ehli Sünnetim der ama kişileri zina ile isnat eder, bir kısmı kendisini ruhani varlıkların üstünde görür ama aslında onlara esir olmuştur, diğer yandan kişi Hakkı savunur kulağında bir küpe Kurana ve Sünnete karşı oan kişilerle omuz omuza olur. Bir kısmı kalkar daha evvelden duasına muhtaç olduğunu ve önünde saygı durduğunu söyleyen kişilere baş kaldırır. Bir kısım daha önce bilgilerinin eşsizliğini her fırsatta dile getirdiği Efsane dediği kişileri çıkarlarına ters düşerse bir anda alaşağı edebilir.

Bunlar bir kaç örnektir.İbret alınması gereken BEN yada SEN kavgası değil ilmini Hakk yolunda harcamaktır.

Yunus olmak 18bin aleme hükmetmek değil sadece o alemleri Allahın izni ile keşf etmektir. Yunus Allahı c.c. bildiği için 18 bin aleme hükmediyorum değil 18 bin alemin sahibini övdüğünü dile getirmiştir. Malesef Yunus olmayıpta 18 bin alemin yetkisini çerez gibi etrafına dağıtanlar var. Bunlar bırakın Yunusu anlamayı Daha bir cin ile ifriti ayırt edemezler...

Son olarak derizki gaye Hakk ise kişi kendisini bilir. Hamd olsun Kuran ve Sünnet çizgisinde sadece havass değil , itikat, fıkıh, tefsir, hadis, Tasavvuf ve daha bir çook İslami ilimlerde herkes ile oturup münazara etmeye hazırız herkeside davet etmekteyiz varsa ilmine güvenen buyrun kapımız sonuna kadar açıktır. Bilmemek değil öğrenemek ayıptır. Bir kelime de öğrensek başımız üzredir...

Allah hak yolunda gidenlerin yar ve yardımcısı olsun, şeytan ve şeytanlaşmışların ve delalete düşenlerinde şerrinden korusun...amin ya Mucib

vesselam

---------------

Alıntı:

Hak Sever Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13501)
Sayın zeinerda kaynak zaman değil kaynak insandır Ama geçmişte yaşayan ama bugünde yaşayan farketmez. Eski alimler kağnıyı buldu diye zamanımızda yaşayanların bulduğu arabayı red edemezsiniz. Ve buna gavur icadı diyemezsiniz. Bu mantık osmanlıya üç yüz sene matbaayı sokmamış ve osmanlı imparatorluğunun yıkılmasını sağlamıştır.
Anlatmaya çalışmayın lütfen, anlamaya çalışın.
Aklın yolu birdir sayın zeinerda, hiç arif pamuğun kitaplarını okudunuzmu hepsinde yazdığı konunun kaynağını açıkça yazar. Bizimde anlatmaya çalıştığımız budur. X olsun y olsun şahıslar değil burda söz konusu olan. Konu olan bu konunun zaten çok önceden beri var olan , derleme bir konu, kitabın çok önceden gelen derleme bir kitap olduğunun vurgulanmasıdır.
Bu kadar dürüst olarak en ufak bir hakarette bulunmadan sadece alıntı yaptığı yerlerin kaynağını yazmışmı diye sormam ve bir tanede örnek göstermem bazılarında niye bu kadar tepki oluşturdu merak ediyorum.
Ve bunu sormak aslında bize düştüğü gibi sizede düşer. Lütfen, sizde hiç bir şey anlayamamışsınız.
Aynı konuya verilemsi gereken cevap şu olurdu, evet kardeşim kaynak belirtildi yada hayır kardeşim kaynak belirtmedik.
Bu cevabı vermek yerine değişik usullere girenlerin siz nesini anladınız ben merak ettim doğrusu

Sizin derlemede olsa bir eseriniz varmı kardeşim....?

Hak Sever 02-12-2014 04:19

Sayın zeinerda size son bir cevap vereceğim ve sonra konu açarak müsadenizi alacağım inşallah.
Fatihanın yakjlaşık 31 tane ismi vardır.
1. Fatihatü'-kitab
2-Fatihatü'-Kur'an
3- Ümmü'l-Kitab
4-Ümmü'l-Kur'an
5-El-Kur!anü'l-Azim
6-Sebul-mesani
7-El-Vafiye
8-El-vakiye
9-El-Kenz
10-El-Kafiye
11-El-Esas
12-Sure-i Nur
13-Suretü'l Hamd
14-Sure-i Şükür
15-Sure-i Hamd-i Ula
16-Sure-i Hamd-i Kusva
17-Sure-i Rukye
18-Sure-i Şifa
19-Sure-i Şafiye
20-Sure-i Salat
21-Sure-i Dua
22- Sure-i Taleb
23-Sure-i Sual
24-Ta'limü'-Mesele
25-Sure-i Münacat
26-Sure-i Tefviz
27- Sure-i Mükafaat
28-Sure-i Minne
29-Sure-i Mecziyye
30- Sure-i Sekaleyn
31- Sure-i Mecmeu'l Esma

Burda vurgulamak istediğim şudur sayın zeinerda, bu isimleri okuyunca sizdede oluşmuştur. Bu isimler nerden, doğruluğuna nasıl güvenelim. Bu telif hakkı istemek değildir. Her insanın araştırmacı ruhunun bir sorgusudur.
Bu isimleri yapınca çoğu insan aynı isimleri bulmak isteyecektir çünkü bu insansal bir iç güdüdür.
Bunun için insanlar gördükleri bilginin kaynağını aslında gerçeğini araştırabilirler.
İnşallah biz konu açara müsadenizi alıyoruz. Her şey için teşekkürler. hayırlar kalınız.

---------------

Alıntı:

Esedullah Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13505)


Sizin derlemede olsa bir eseriniz varmı kardeşim....?

İnşallah üstte sayın zeinerdaya yazdığım size cevap olmuştur. :)

zeinarda 02-12-2014 04:28

kaç tane evliyaullahın kaç alimin yazdıklarını incelediğimi
bilmenizi beklemiyorum,kaç kütüphane gezdiğimi,kaç hocayla konuştuğumu bilmeniz de gerekmez....bir tecüme için kaç para harcadığım da sizi hiç ilgilendirmez....

Nedeni çok basit,güvenilir bilgiye ulaşmak için...Bunun için tarikat mensubu olmak da gerekmiyor...

Ben Atatürkçü aydın bir türk kadınıyım....Elhamdülillah İnancımı da Rabbim sorgular...

60 yıllık ömrümün 50 yılını okuyarak araştırarak geçirdim..
hangi bilgi hangi kaynakta güvenilir,hangisinde güvenilmez bunun ayırdına varacak bir ömür yaşadım......

Göz boyayacak bilgilere tokum........

Hak Sever 02-12-2014 04:34

Biz yani ben konu açarak forumdan müsade alıyorum. Bundan dolayıdırki cevap vermiyoruz. Çünkü üslüplardaki gelişme bizim prensiplerimize ters düşmeye başladı. halkın bilmesinin önemi yoktur Hakkın bilmesidir asıl önemli olan.
Gitmeden sizden tek ricam olur lütfen mesajlarımı silmeyiniz ve değiştirmeyiniz.
Hayırlarla kalın, iyide olsa kötüde olsa her şey için teşekkürler.

Hak Sever 02-23-2014 07:53

Alıntı:

Esedullah Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13505)
Bismillahirrahmanirrahim
Esselatu vesselamu aleyke ya ResulAllah

İnnemel mû’minûne ihvetun ayeti sıırrınca derizki ....


Amaç insanlara Kuran ve Sünnet ışığında bilgileri sunmaktır. Bunu yapmazsak eğer bir grup çıkar ben 18 bin alemin yetkisini dağıtıyorum der, diğeri çıkar Ehli Sünnetim der ama kişileri zina ile isnat eder, bir kısmı kendisini ruhani varlıkların üstünde görür ama aslında onlara esir olmuştur,diğer yandan kişi Hakkı savunur kulağında bir küpe Kurana ve Sünnete karşı oan kişilerle omuz omuza olur. Bir kısmı kalkar daha evvelden duasına muhtaç olduğunu ve önünde saygı durduğunu söyleyen kişilere baş kaldırır. Bir kısım daha önce bilgilerinin eşsizliğini her fırsatta dile getirdiği Efsane dediği kişileri çıkarlarına ters düşerse bir anda alaşağı edebilir.

Bunlar bir kaç örnektir.İbret alınması gereken BEN yada SEN kavgası değil ilmini Hakk yolunda harcamaktır.


Haklısın muhterem esedullah, inşallah eksiklerini ben tamamlamak istiyorum. Birileri çıkar adam gibi adamdır yanlış insanlarla ve tacizcilerle sonuna kadar mücadele eder, birileride çıkar el etek öperek adamlık ilan etmeye kalkar, doğruyu saklar, haklıyı suçlar utanmadan Allah rızasından bahseder.
Birilerinin birilerini zaten devirmesine ihtiyaç yoktur, zaten yalana muhtaç olan birileri devrilmiş demektir.

Özür dilerim ayrıldığım halde girdiğim için dediğim gibi haksızlığı pek sevmeyen hak ve adaletten yana bir insanım. Fotoğrafı bulunca dayanamadım. Ama forum kurallarına aykırı olduğu için yayınlamıyorum. Fotoğrafta muhterem ....... yazdıkları vardır.
Ulaşmak isterseniz muhterem esedullahın hocalarının yakın arkadaşıdır kendileri.
Fotoğrafta bahsettiği ise ifrit musallatı ve çeşitli büyülere uğramışken kurtulabilmek için zamanında ismi l ile başlayan bir site üyeleri tarafından ismi e ile başlayan bir hocaya yönlendirildiği ve bu hoca tarafından dolandırıldığı ve sonra ayağına çağrılarak taciz edildiği ve tecavüz edilmeye kalktığıdır.
Sonra inancını yitirmişken çok muhterem 18.000 alemin yetki dağıtıcısı u... hoca dan yardım istediği ve aynı gece düzeldiğidir. Bu arada vurguladığı u... hocanın isiim adres almadığı ve ayağına çağırmadığıdır.

---------------

Konu: CAHİLLİĞİN SONUCU, KADİR KIYMET BİLMELİ Perş. Şub. 25, 2010 6:22 pm




Bu konuyu görünce başımdan geçenleri anlatmak istedim bazı arkadaşlar bilir ama bilmeyenlere gerçekten ibret olsun.

Daha önce bahsettiğim gibi uzun süredir bana musallat bir ifrit arkadaşları ve topladığım diğer varlıklar vardı. Bunlardan kurtulmak için yıllarca uğraştım ama sonuç şikayetlerim artarak devam etti. En son l.... sitesinde bakınırken bir kişinin önerisi üstüne e..... adında kişiye başvurdum bana bazı şeyler yolladı ve sirke ile yıkanmamı vs söyledi parasınıda ptt ile yolladım. Söylediklerini yaptım iyileşeceğime daha kötü oldum sirkenin kokusu rahatsız ederdi artık duymaz noktaya geldim her gün sirke ile yıkanmaktan neyse bende düzelme yok vücudumdaki bir noktada dayanılmaz ağrı var sonunda yanına çağırdı beni (bu arada sirkenin ocakta kaynaması ve bazı maddelerin ilavesi ile tütsü falanda yaptım) kalktım gitti ama salak benim adamın yanına gecenin bir yarısı varacaksın ne işin var otur oturduğun yerde neyse beni transa geçirmeye çalıştı nafile sonunda o transa geçip ifritimle beni konuşturmak istedi. Evet ifritimle beni konuşturmak istemesinin bedeli rivayete göre kendinde değilmiş üstüme saldırması oldu o gece nasıl bitti ve ben o adamın elinden nasıl kurtuldum bilemiyorum hatırlamak bile istemiyorum kolum yüzüm gözüm mosmor sonuç ne ağrılar daha da arttı. Tabi benimde bu yoldakilere inancım bitti ama aklıma bir yazı takılmıştı l... den .... hocam neden bazı hocalar kadınları kızları ayağına çağırıyor ervahları olduğu yerden almaya yetmiyor mu diye bir yazı yazmıştı sonra Allah rızası için yardımlaşmayı okudum ve mesaj attım Allah razı olsun cevap geldi ve 1 gecede üstümdeki her şey gitti tüm varlıklar büyüler üstelik ..... hocam ne anne adımı biliyordu ne resmimi gördü ne adımı biliyordu ve karşılığında hiçbir şey istemedi. Allah razı olsun kadim dostum dünyada iyi ve ilim sahibi olan insanların olduğunu umudumu yitirdiğim anda gösterdin bana.

Arkadaşlar gözünüzü açın dikkatli olun şarlatanları hoca sanmayın namusa göz diken değil hoca insan bile olamaz...




En son tarafından Ptsi Ekim 25, 2010 8:37 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi

senas34 05-14-2014 00:20

Zeinarda ne güzel bilgiyi vermiş.dikkat ediyorum hep bi saldırı hep bi husumet.yazan uğraşmıyor üyeler savaşta...buarada sayın zeinarda yenildikleri size....sevgiler

zeinarda 05-14-2014 01:15

Alıntı:

senas34 Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 13938)
Zeinarda ne güzel bilgiyi vermiş.dikkat ediyorum hep bi saldırı hep bi husumet.yazan uğraşmıyor üyeler savaşta...buarada sayın zeinarda yenildikleri size....sevgiler


bu konu bir savaş alanı değil,fikirlerin ve bilgilerin ortaya döküldüğü bir konudur,galibi ya da mağlubu yok....


Tüm Zamanlar GMT +4.5 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 01:44.

Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.6.0