Ya'Rabbim sen bilirsin!
Yarabbi sen bilirsin kanayan yaraları
Göç eylemiş seferi şu mahpus duyguları
Aşk’ın ile dönülen o ulvi semaları
Alıp ta götürdüğün o erinç tenhaları
Yarabbi sen bilirsin soluğun sınırını
Gözlerden akan yaşın o elit pınarını
Yıkamazlar zorlanan o iman duvarını
Sabrın lal, ketum, o koca çınarını.
|