Tekil Mesaj gösterimi
Alt 09-14-2012, 14:08   #15 (permalink)
Hanedan

Avatar Yok
 

Üyelik tarihi: Dec 2011


Mesajlar: 536
Konular: 144

Karma Puanı: 22

Standart

Alıntı:
3.göz Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Allah insanı yaratırken aşk, sevgi, şevkat gibi duyguların yanısıra sahip olma ve bunun sonrasında endişe, şüphe ve hiddet duygularını da vermiş. İnsan nefsine yenilip sahip olma arzusuna karşı koyamadıkça içindeki hiddete yenik düşecek ve hayatını kabusa çevirecektir. Zamanla takıntıya dönüşen bu duyguyu aşk zanneden insanoğlu, duaya, dualara ve hatta büyüye başvuracaktır. Ancak bu durum sırasında sürekli endişe , korku ve ya olmazsa şüphesi de taşıyacaktır.
Bu noktada sakin kalarak istemenin bir zararı olmaz. Allah kulun yaptığı duayı duyar ve ona icabet eder. (40, Gafir, 60).., Allah kullarına çok yakındır, dua ettikleri vakit dua edenin dileğine karşılık verir. (2, Bakara, 186)
İncil Mat 21:22 İman ederek dua ettiğinizde dilediğiniz herşeyi alacaksınız.
Yani ; Dua ile kaderinizi değiştirebilirsiniz. Ama hangi yönde o bilinmez! Ya da değiştirdiğiniz kader aslında alnınıza yazılanmıdır, o da bilinmez!
Havas yolu uzun ve meşakkatli bir yoldur. Eline alıp okumayla olmaz. Usul vardır, nefsi terbiye vardır, riyazet vardır. Peki o zaman şu soru gelir akla; bu kadar şiddetle, hiddetle isteyen varlık nasıl olur da nefsine, isteğine hakim olup havas ilmine başvurabilir. Başvururda yapabilir mi, yapar da devam ettirebilir mi? Benimde şahsi kanaatim Rabbe inanmak Rahmana güvenmek ve tam teslimiyettir.
Kefil olup cesaretlendirmeye gelince burası bilgi paylaşımı yapılan bir forumdur. Fatiha okumanın bile adabı vardır. Kimin fikri varsa söylemeli, yaparsın yapmazsın tercih ve irade meselesi.
Elbette katılıyorum herkes fikrini dilediği gibi özgürce söylemelidir bu forumun zaten ana misyonu da budur,esasında meraklı da sizi yermedi o da fikrini yazdı.3.goz sizi aramızda görmekten ,paylaşımlarınızı okumaktan mutluluk duyuyorum tekrar hoşgeldiniz..
Hanedan isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla