Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02-29-2012, 09:04   #1 (permalink)
musemma

 
musemma - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Üyelik tarihi: Jan 2012


Mesajlar: 486
Konular: 443

Karma Puanı: 7

Standart Çocuklarda Ankisiyete Bozukluğu

Çocuklarda anksiyete bozuklukları yaygın olmakla birlikte az çalışılmış bir alandır. Anksiyete bozuklukları benlik algısında düşme, sosyal izolasyon, sosyal işlevlerde yetersizlik ve akadamik başarısızlıklarla birliktedir. Çocuklarda sıklıkla baş ağrısı, kaın ağrısı ve irritabl bağırsak sendromu gibi fiziksel belirtiler görülür. Genellikle zamanla kötüleştiğine dair kanıtlar vardır. Geniş anlamda, anksiyete, tehlike beklentisi ile birlikte olan emosyonel huzursuzluk olarak tanımlanabilir. Anksiyete, koruma ve adaptif işlevi olan normal bir emosyondur. Korkular, genellikle gerçek ya da hayali bir tehlikeye karşı normal bir reaksiyon olarak düşünülür. Anksiyete türün devamı için gereklidir. Geçici korku ve anksiyete normal çocuğun gelişiminin bir parçasıdır. Bu korkular, kendisine ya da başkalarına zarar gelmesi, belli bir durum hakkında yoğun endişelenme, ayrılık anksiyetesi olabilir.

Bazı korku ve anksiyeteler belli yaşlarda daha sıktır. Bebekler hemen yakın çevresindeki korku veren uyaranlardan korkarlar. On ikinci aydan itibaren yabancılardan, garip yerlerden ve yüksekten korkma başlayabilir. Okul öncesi çocuklar yalnız kalmaktan, karanlıktan, hayvanlardan ve hayali yaratıklardan korkabilirler. Okul çağı çocukları doğa üstü güçlerden, değerlendirici ya da sosyal durumlardan, doğal afetlerden hastalık ve kazalardan korkarlar. Çocukluk korkularının normal adaptif işlevi olduğundan normal korku ile anksiyeteyi ayırt etme her zaman kolay değildir. Gerçekçi olmayan korkuların ya da kaygıların önemli bir sıkıntıya, akademik, sosyal bir bozulmaya neden olması önemlidir. Belirtilerin zamanı da önemlidir (örneğin hafif separasyon anksiyetesi çocukta ve ergende farklı şeyler düşündürür.)

Anksiyete uyarıcı bir işarettir, yaklaşan tehlikeyi haber verir ve tehtid ile ilgili önelemlerin alınmasını sağlar. Korku da anksiyeteye benzeyen uyarıcı bir işarettir. Anksiyete araştırmacıları anksiyete, korku ve fobiler arasında ayırım yaparlar. Korkuların tersine, fobiler bir uyarandan yoğun özgül, devam eden (persistent) korkudur ve buna sıkıntı ve kaçınma eşlik eder. Fobik tepkiler söz konusu durumun gereği ile orantısızdır, mantıksal düşünmelerden etkilenmez, sıklıkla korkunun normal gelişimsel döneminin dışında olur (ör. büyük çocuklarda canavar korkusu). Korku ve fobilerin tersine, anksiyete daha yaygıdır (diffuse) ve özgül değildir. Korku, kaynağı bilinen, dışsal, kesin ya da çatışmasız bir yanıttır. Anksiyete ise kaynağı bilinmeyen, içsel, müphem ve çatışma sonucunda oluşmuş bir yanıttır.

Prevalans ve epidemiyoloji
Anksiyete bozuklukları çocuk ve ergenlerde en sık görülen bozukluklardan birisidir. Toplumda yapılan çalışmalarda çocuklarda %5-18 görülür. Ergenlik öncesinde bozukluğa bağlı olarak %0.3 ile %12.9 arasında değişen oranlarda görülür. Ergenlerde bozukluğa bağlı olarak %0.6 ile %7 arasında değişir. En sık özgül fobiler, seperasn anksiyetesi bozukluğu (SAB) ve yaygın anksiyete bozukluğu (YAB) görülür.
Klinik çalışmalarda K/E oranı eşit gibidir. SAB diğer anksiyete bozukluklarından daha erken başlangıçlıdır. Ayrıca küçük çocuklarda büyüklere göre, daha farklı ve fazla belirtiler bulunur. Tersine büyük çocuklarda, küçüklere göre, YAB daha fazladır.
Düşük sosyo-ekonomik düzeyde (SED) çocuklarda normal korkular yüksek SED’ye göre daha fazladır. Ayrıca kültürler arasında da normal korkuların gelişiminde farklılıklar vardır. Örneğin zenci çocukların, beyazlara göre, okulla ilgili ya da utanma ile ilgili korkuları daha azdır. Ayrıca SAB ile düşük SED arasında ilişki olabilir. YAB ise orta ve yüksek SED çocuklarında daha sık olabilir.

Komorbidite
Herhangi bir anksiyete bozukluğundan sonra depresyon en sık görülen komorbid durumdur. Dışa vuran bozukluklar (DEHB, davranım bozukluğu, inatlaşma bozukluğu) görülebilir (%20).

Genel değerlendirme
Ayrıntılı anksiyete değerlendirmesi şunları içermelidir:
a) Anksiyete uyarana özgü mü, spontan mı, beklentiye bağlı mı?
b) Anksiyete belirtileri ne kadar kaçınmaya neden oluyor
c) Toplumsal çevre ve aile ortamı ve belirtileri pekiştiren etkenler
d) Yapısal özellikler (temperament), bağlanmanın niteliği, yabancı/ayrılık yanıtları, çocukluk korkuları
e) Anksiyeteye neden olan ilaçlar ve tıbbi nedenler
f) Ailede anksiyete öyküsü

Anksiyete belirtilerini taklit eden fiziksel durumlar:
- Hipogilisemi
- Feokromostoma
- Kardiak aritmiler
- Migren
- Epilepsi
- Kafeinizm
- Hipertiroidizm

Çocuk ve ergenlerin kendi korkularını yoğun olarak tanımlamaları ve “sıkıntıda” olduklarını bildirmeleri güçtür. Çocuk ve ergenler ayrıca belirtileri yetişkinlerden farklı bir şekilde gösterirler (örneğin, ağlama, sinirlilik, öfke nöbetleri, somatik belirtiler).


















__________________

la ilahe ente sübhaneke inni küntü minezzalimin
musemma isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla