Hak Sever

Ebced hesabı babil asu devrinde başlar yani harut ile marut ismindeki iki meleğin büyüyü öğretmeye başladıkları zamana. Mısırda gerçek sihirbazlar idam edilip yerlerine sadece yetersiz talebeleri kalınca hocalarından kalma eski büyü ve sihir kitaplarında ebced davut yıldızı gibi şeyler bu talebeler tarafından firavun tarafından idam edilmemek, musaviler tarafından kovulmamak için ilahi din sanatlarıymış gibi gösterilir. ( Hz Musadan sonra )
Bakara Suresinde bildirildiği üzere
Bakara Suresi, 102. Ayet:

"Onlar, Süleyman'ın hükümranlığı hakkında şeytanların uydurup söylediklerine uydular. Gerçek şu ki Süleyman kâfir olmadı, fakat şeytanlar kâfir oldular; çünkü insanlara sihri, Bâbil'de iki meleğe, Hârût'ia Mârufa indirileni öğretiyorlardı. Halbuki bu iki melek, "Biz ancak imtihan vasıtasıyız; sakın küfre sapma!" demedikçe hiç kimseye bilgi vermezlerdi. Fakat on*lar bu iki melekten, karı ile koca arasını açacak şeyleri öğreniyorlardı. Oysa Allah'ın izni olmadıkça onunla hiç kimseye zarar veremezlerdi. Yine de ken*dilerine fayda sağlayanı değil zarar vereni öğreniyorlardı. Andolsun onlar, bunu (sihri) satın alan kimsenin âhiretten nasibi olmadığını çok iyi biliyorlar*dı. Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kötüdür, bir bilselerdi! "
Burda şeytanların öğrettiği sihir ve büyü kutsal kitaplarla uzaktan yakından alakası bile olmayan ebced, yıldızname, numeroloji, remil gibi ilimler üzerine giden, büyü, sihir, cincilik, ervahçılık, hurufçuluk, kehanet ve gayb sırlarının temaşası gibi konuları içeren ebcede dayalı ilimlerdir.
Ve bu ilimler en son ve en çok yahudilerde ve kabalacılarda gelişmiş ve ahmet el buni gibi yahudilerle temaz halinde olan ve yahudi mistisizminden etkilenen imamlar vasıtası ile islam mistisizmine sokulmuştur.
Ebced kuranda geçmez, ebced hadislerde geçmez. ebced hesabı sünnet olan bir hesap değildir.
Ebced hesabı tarih düşürme, şifreleme gibi fazladan kullanım alanları sayesinde kabul görmüş ve yayılmıştır.
Ebced hesabı ile kehanette bulunursanız bu şirktir, istediğiniz kadar islamdan bahsedin küfürdesinizdir.
Ebced hesabı hiç bir akıl sahibi insan tarafından ilahi bir ilim olarak kabul edilmez, anca eski alimler tarafından tarafsız olarak aktarılmıştır. 1400 senelik islam tarihi boyunca bir tanesi hariç hiç bir islam alimi ebcedle gelecek hakkında bilgi vermemiştir.
Ebced hakkında islam literatüğründe olan tek şey rişvayetlerin aktarılmasıdır.
Peygamberimiz insanların ve cinlerin peygamberidir. Dünya hakkında önemli olan olaylara hitap eden insanlar tarafından çıkarılma ilahi ilim ebced neden cinler alemi hakkında tek olaydan bahsedememktedir. Allahın ilminde eksik mi vardır yada kuıranda eksik mi vardır.
İnsanlar tarafından çıkarılma sözde ilahi ilim ebced niye bir insanın yarını hakkında bilgi veremez. Çıkmış birisi demiş ki benim eserlerimin adı nur risaleleri, sonrada nur suresi ayet 35 i kendine göre yorumlamış. Allahın kendinden bahsettiği ayeti kendi eserlerine uyarlamak kendi eserlerini Allah yerine koymak değilmidir. Bunlar ebceddeki gizli şirklerdendir.
Peki ismi nur olan ülkemizde bacılarımız var, nur suresi ayet 35 ile hem kelime uyumu olarak hemde ebced hesabı olarak birebir uyuşmaktadır. Ebced burda kuranı eksik ve hatalı göstermektedir. O zaman ismi her nur olan kandil gibiş kutsal bir ışık.
Tevafuk eseri çıkan bazı sonuçlar aslı bozularak insanlar tarafından yazılan tevrat incil gibi kutsal kitaplardada çıkmaktadır.
Kısa bir örnek verip sonra ebcedin menşei kabala gematriası hakkında bilgi vermeye geçeceğim.
Eğer onları tehdit ettiğimiz (azabın) bir kısmını sana (dünyada iken) gösterirsek (ne a'lâ); yok (onu göstermeden) eğer seni vefat ettirirsek nihayet onların dönüşü de bizedir. (O zaman onlara neler olacağını göreceksin.) Sonra Allah onların yapmakta olduklarına da şahittir

Bu ayet yunus suresindedir. Sırayla gelelim

Hayır, onlar bilgileriyle kavrayamadıkları ve henüz zuhur etmeyen vaitleri yalanladılar. Tıpkı bunun gibi evvelce gelip geçen ümmetler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Bak da gör, zulmedenlerin sonları neye varmış, nice olmuş. ( Yunus 39 )

Onlardan ona inananlar var ve ona inanmayanlar da vardır. Rabbin bozgunculuk çıkaranları daha iyi bilir. ( Yunus 40 )

Seni yalanlarlarsa sen de de ki: Benim yaptığım iş bana ait, sizin yaptıklarınız size. Siz, benim yaptığımdan uzaksınız, ben de sizin yaptıklarınızdan uzağım. ( Yunus 41 )
İçlerinde seni dinleyen de var, fakat sen, üstelik bir de akılları olmayan sağırlara söz duyurabilir misin hiç? ( Yunus 42 )
Onlardan sana bakan da var, fakat sen, üstelik bir de kör olanlara doğru yolu gösterebilir misin hiç? ( Yunus 43 )
Şüphe yok ki Allah, insanlara hiçbir suretle zulmetmez, fakat insanlar, kendi kendilerine zulmederler. ( Yunus 44 )
O gün onları kapısında öyle bir toplar ki kendilerini, dünyada sanki bir günün bir saati kadar eğlenmişler sanırlar. Aralarında tanışırlar, birbirlerini tanırlar. Allah'a kavuşacaklarını inkar edenler, şüphe yok ki zarara uğrarlar ve doğru yolu da bulamazlar. ( Yunus 45 kıyamete geçtik )
Onlara vaadettiğimiz azabın bir kısmını sana göstersek de onların dönüp gelecekleri yer, bizim tapımızdır, seni öldürsek ve sana göstermesek de; sonra da Allah, yaptıklarına tanıktır onların. ( Yunus 46 )
Her ümmetin bir peygamberi var. Peygamberleri geldi mi aralarında adaletle hükmedilir ve onlara zulmedilmez. ( Yunus 47 )
Ve derler ki: Gerçekseniz bu vait ne zaman yerine gelecek ( Yunus 48 )

De ki: Allah dilemedikçe kendimden bile bir zararı gidermeye, bir hayrı elde etmeye gücüm yetmez. Her ümmetin mukadder bir zamanı var. Mukadder zamanları geldi mi ne bir an geri kalırlar, ne bir an önce helak olurlar. ( Yunus 49 )
De ki: Azabı geceleyin, yahut gündüzün birdenbire gelip çatarsa ne yaparsınız, söyleyin bakalım. Suçlular, azabın çabucak gelmesini ne diye isterler ki? ( Yunus 50 )
Ona, azap gelip çattıktan sonra mı iman edeceksiniz, halbuki böyle bir şeyin olmayacağını sanıp alay ederek çabucak gelmesini istiyordunuz hani. ( Yunus 51 )

Sonra da zulmedenlere, tadın ebedi azabı denecek, kazandığınızın karşılığı neyse ondan başka bir şeyle mi cezaya uğrayacaktınız? ( Yunus 52 )
O gerçek mi diye soruyorlar senden; de ki: Evet, andolsun Rabbime ki gerçektir ve siz de ondan kurtulmayacaksınız. ( Yunus 53 )
Zulmeden kişi, yeryüzünde ne varsa hepsine sahip olsaydı kurtulmak için hepsini de bağışlardı. Azabı görünce nadim olurlar ve aralarında adaletle hükmedilir. Zulüm görmez onlar. ( Yunus 54 )
Bilin ki hiç şüphe yok, göklerde ve yeryüzünde ne varsa Allah'ındır. Bilin ki Allah'ın vaadi, hiç şüphe yok gerçektir, fakat çokları bilmez. ( Yunus 55 )

Burda peygamberimiz hakkında öldürsekte denilirken inanmayanların azabı hakkında nerdeyse beş altı yerde bilgi var. O zaman bulun ebced hesabı ile inanmayanların azabının tarihini.

Yahudi alfabesi ibranicede de 22 hafr var, ebced menşei harflerin sayısıda 22 hiç dikkat ettinizmi? buda Hak Sever ebcedi.