|
Evrenin Şifresi [DMT]
Arkadaşlar DMT hakkında daha önce kısa bir bilgi vermiştim. Şimdi detaylı bir şekilde bu molekülü inceleyip ve deneyimledikten sonra sizlerle bu başlık altında paylaşacağım. Paylaşımlar geneliklle bölüm bölüm olacak ki konu daha iyi anlaşılsın ve kopukluklar olmasın.
Bazı arakdaşlar için dmt basit ve sıradan bir molekül olabilir keza öyledir çünkü yapısı çok basit bir bileşendir. Lakin bu molekülün derinlerine inildiğinde hiçte karşıdan bakıldığı kadar sıradan bir molekül olmadığı anlaşılmakta. Ruh, beden ve evren arasında ki bağlantıyı sağlayan bu molekülü bire bire kendi deneyimlerimden ve evrensel bilgilerden derleyerek sizlere anlatacağım. Sizlerinde katılımlarınızı bekliyorum, duvarla konuşur gibi bırakmayın beni burda :derisive: Konuya ilk olarak biyolojik ve tıbbı yönden kısa bir yazıyla ele alacağım. Daha sonra metafizik ve parapsikolojiye geçiş yapacağız. Araf I. BÖLÜM
Ruh Molekülü(DMT) Nedir ? [ BİYOLOJİ-TIP ] Ruh (Spirit) molekülü beynin merkezinde bulunan epifiz(pinal) bez tarafından salgılanan endojen bir psikoaktif bileşendir. (DMT) Dimethyltryptamine'yi salgılayan bez EPİFİZ(PİNEAL) dedik öyleyse ilk incelememiz gereken nokta burası. DMT sadece insanlar tarafından salgılan bir molekül değildir. Hayvanlar ve bitkiler tarafında da salgılanabilmektedir. Öyleyse 3 grubu ayırarak inceleyelim. İnsanlarda Epifiz : İnsanlarda epifiz bezi uyku paternini(uykunun oluşum düzenini) ve vücud ritmini düzenleyen melatonin hormonunu ayrıca dimethyltryptamine (DMT)' hormonunu salgılar. Beynimizin sağ ve sol lob arasında talamus cisimlerinin birleştiği bölgede bulunmaktadır. Büyüklüğü yaklaşık olarak bir mercimek tanesi kadardır. Sistematik olarak incelendiğinde beynimizin tam merkezinde bulunur. Bu bezin içerisinde bulunan hücreler gözde bulunan fotoreseptörlerle aynı özellikleri taşımaktadırlar. Bu bilgi bize başka bir bilginin kökenine götürüyor yani epifiz gözle birlikte aynı embriyolojik soydan gelmiştir. Epifiz retinadan retinohipotalamik yol aracılığıyla ışık ve karanlık siklus(gece gündüz döngüsü) hakkında bilgi alır. Böylelikle melatonin salgısı inhibe edildilir ve uyuma yada uyanma gerçekleşir. Epifizin insanlarda, özellikle seksüel olgunluktan önceki devrede, gonadal(erkek yada dişi olma) gelişme üzerine etkili olduğu da düşünülmektedir. Hayvanlarda Epifiz : İnsanlarda olduğu gibi hayvanlarda da epifiz bezi bulunmaktadır lakin insanlara göre biraz farklılık göstermektedir. Bu farklılık fizyolojik olarak değil de salgılanan hormon bakımındandır. Hayvanlarda melatonin hormonu insanlara göre daha az salgılanırken DMT hormonu daha çok salgılanmaktadır. Böylelikle hayvanlar daha az uykuya ihtiyaç duyar ve insalara göre daha psişik canlılardır.[bu konuya daha sonra değineceğim] Tabi hormon salınımları nasıl insandan insana fark ediyorsa hayvan türleri arasında da farklılık gösterir. Bitkilerde Epifiz : Bitkilerde epifiz adı altında bir bez yoktur ancak buna rağman yaratılıştan gelen bir özellik sayesinde DMT hormonu bitkilerde az yada çok bulunur. Hiç düşündünüz mü.. acaba evrenin ortak bir dili varmıdır ? Evrende yaşayan ve bizim bildiğimiz 3 farklı türün(İnsanlar,Hayvanlar ve Bitkilerin) birbiriyle anlaşmasını sağlayacak bir dil ? Nasıl İngilizce dünya insanları arasında konuşulan ortak bir dil ise, işte aynı ingilizce gibi 3 farklı türün birbirini anlamasını sağlayacak birr dil.. Evet var ve bunun adıda DMT... I. BÖLÜM SONU II. BÖLÜMDE NELER VAR ?
|
Eline sağlık Araf,devamını bekliyoruz..
|
II. BÖLÜM
Evrenin Ortak Dili DMT İnsanın sinir sistemi, bitkiler, hayvanlar ve daha fazlası DMT ile kaplı. Avatar filminde gezegenle iletişime geçen canlılar DMT'nin bu yönüne vurgu yapan öğelerdir. Aslında hepimiz bu iletişim donanımına sahibiz fakat bu donanımı bilinçli olarak kullanamıyoruz, yeti haline dönüştüremiyoruz. DMT ancak aydınlanma ile gerçek işlevini kazanabilecek bir moleküldür.3 canlıda temel bir yapı olarak bulunan DMT ortak iletişimin kaynağıdır. İstisnasız tüm canlılarda DMT bulunur. Ruh Molekülü(DMT) Nedir ? [METAFİZİK- PARAPSİKOLOJİ] Parapsikolojinin ilgilendiği en baş konulardan biri ölüm ve ötesidir. DMT'yi bu alanda ve fizik ötesinde alanda inceleyecek ve açıklayacak olursak DMT sayesinde bir insan ölümü ve doğumu deneyimleyebilir, ölüm korkusunu yenebilir, insan hiç görmediği ve bilmediği alemlere(boyutlara) geçiş yaparak evreni keşfedebilir. Bu durumu bir rüya gibi düşünün nasıl bir insan rüya esnasında hiç bilmediği ve görmediği yerlere gidip normal hayatta olmayacak psikozlar yaşabiliyorsa aynı şey dmt'yi bilinçi kullanarakta yaşanabilir. Fakat bu bir rüya değildir tam aksine gerçeğin ta kendisidir. Rüya esnasında gördüğümüz insanlar, yerler, görüntüler,ve objeler 4. Boyuta geçişin bizlere sunduğu bir ikramıdır. Ruhumuzu 3. Boyuttan sıyırıp 4. Boyuta götüren DMT bizleri gerçekliğin bir üst katmanına götürerek yaradana bir adım daha yaklaştırmaktadır. Meditasyon, oruç, ilahi söylemek ya da başka herhangi bir teknik ile özden kaynaklanan DMT seviyesinde bir patlama oluşabilir. Bu da mistik ve ölüme yakın deneyimle bağlantılıdır. DMT'nin vücudda doğal olarak sentezlenmesi 2. ana bölüme ayrılır, biri doğum anı diğeri ise ölüm anıdır. Normal de nefes aldığımız her an sentezlenir fakat bu çok küçük bir miktar. Koca okyanusun içnde tek bir su damlası gibi.. Sentezi arttıra bilmek için beynimiz belirli bir nefes ritmine ihtiyaç duyar. Çünkü hayat insana aldığı nefes üzerinden akmaktadır. Bu ritimi de yakalaya bilmek hiç kolay değildir. Maditasyon yaparak, oruç tutarak, ilahi söyleyerek ve belirli teknikler kullanılarak ritim bir miktar arttırılabilir. Amaç nefesi belirli bir düzene sokmaktır. Gece uykuya daldığımızda nefesimiz yavaş yavaş azalarak bir ritim yakalar ve bu sayede DMT sentezini arttırarak yavaş yavaş rüyaya giriş yaparız. Sentezleme ne kadar yüksek ise algılayacağımız gerçeklik ve boyut da ayı doğrultuda artmaktadır. Rüyalar bilincimiz kapalı olarak başlar. Eğer ki rüyadayken bilincinizi açmayı başarırsanız "gerçekler aleminize hoş geldiniz". Korkularınızı(şeytanı) yenebilirseniz yaradanın bu büyük lütfundan bir parçada siz yiyebilirsiniz. Unutmayın burda kararları sadece siz vermiyorsunuz bir de geçmişimizin saklandığı bir bilinç altı faktörü mevcut. II. BÖLÜM SONU III. BÖLÜMDE NELER VAR ?
|
emeğine sağlık arafcım
|
Arafcım çok güzel bir konuya değinmişsin eline emeğine sağlık.
|
| Tüm Zamanlar GMT +4.5 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 08:37. |
Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.6.0