Ruhani  

Go Back   Ruhani > Gizli İlimler > Havas İlmi Genel Bilgiler > Cinler ve Nazardan Korunmak İçin

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Arama Stil
Alt 10-11-2016, 05:22   #1 (permalink)

Avatar Yok
 

Üyelik tarihi: Feb 2012

Nerede: Balıkesir

Mesajlar: 100
Konular: 20

Karma Puanı: 2

Standart Cin Davetlerinin Netice ve Tehlikeleri

Arkadaşlar öncelikle şunu bilmek lazım gelir. Çoğu davete icabet olunur. Ama sizde ruhanileri ve cinleri hissetme ve görme özelliği yoksa bunu anlayamazsınız.Bu yüzden her zaman derim ki, bu ilim bir ihsanı ilahi ile olur. Kişi kendi gayret ve çabaları ile bu ilme ulaşamaz. Cinleri ve ruhanileri hissetmek ve görmek için ya , çok ağır bir cini hastalık geçireceksiniz. Artık onlardan biri olacaksınız. Sonra tedavi olduktan sonra bu munasebetinizi kullanabileceksiniz, yada yukarıda belirttiğim gibi nefsinizi terbiye edip, onlarla görüşecek makama çıkacaksınız. Yoksa boşuna oruç tutup uykusuz kalmayın. Önce nesf ıslahı şartı var. Gelelim davete. Davet yapacağınız zaman mutlaka bu işte uzman olan ve cinlere hükmedebilen birinin yardımını alınız ve kendinizde görüntü yoksa , onları görebilen ve bizlerin tercüman diye isimlendirdiğimiz birilerini yanınızda bulundurun. Gelenlerin , davet ettikleriniz mi yoksa başka taifeler mi olduğunu bilmeniz şart. Ekseriyatla davete ilk icabet edenler süfliler olurlar. Bunlar ulviler suretinde size gelirler. Sizde bunu fark edemezseniz ki , istiğdadınız yoksa edemezsiniz. O zaman bir gün gelir imanınızı kaybedecek şeyler yaptırır size. Bu sadece davet için geçerli değil. Riyazette de aynı tehlike var. Riyazete giren kişi , eğer gerçekten Salih ise zaten belirli bir mertebeden sonra bu alemin kapıların ona açılır. Bin bir surette ruhaniler gelirler . Özellikle şeytan bu kişiyi yoldan çıkarmak için evliyalar suretinde gelir ve bu kişinin güvenini kazanmaya çalışır. Kişi ilim yönünden hamsa ve feraseti de kapalı ise, o zaman onun oyuncağı olur. Ben mehdiyim diye gezenler bunlara tam bir örnek. Yukarıda bahsettiğim hadiselerin sonunda , o çok güvendiği ve ulvi sandığı şeytan o zata der. Artık sen Allah tarafından görevlendirildin. Birçok harika olaylara şahit tutar onu. Bak der şimdi şu olacak , olur. Birinin bir şeyi kayıptır, buldurur. Geçmişten doğru haberler verir. Tüm insanlar ona çok mübârek bir zat gözü ile bakar. Sonra der sen mehdisin . Bu emir Allah tan geliyor zanneder. Ama sadece şeytanın bir oyunudur. Çünkü şeytan o an onu elde etmezse ,sonra gizli kapılar o zata açılacak ve şeytanın bir daha o zata gücü yetmeyecek dir ve şeytanın ve askerlerinin başına bela olacaktır. Şeytan buna fırsat vermez .
Davete icabet olduğunda kişi üzerinde yoğunluk olur. Eğer hissedebilirseniz bunu hissedersiniz. Bu yoğunluk tüm vücudun karıncalanması gibidir veya üzerinize bir şeyler çullanıyor gibi. Özellikle kafa kısmında saç diplerinde aşırı derecede elektriklenme olur. Gelen taife süfli ise davet edene çökerler. Eğer onları alt edecek gücü yoksa o kişiyi mahvederler. Bu yüzden diyoruz davetten önce arkanı sağlama al. Cinlerin güçlerini bilseniz inanın onlarla hiç uğraşmazsınız. Rabbim onlara öyle bir güç ve istiğdat vermiş ki , eğer kullanma ruhsatları olsa tüm insanlığı kısa bir zamanda helak ederlerdi. Bunu ağır hastalarda görüyoruz.Ağır hastaların bakım anında çektikleri acıyı ve girdikleri hali görseniz inanın onlarla aynı odada bile kalamazsınız. Sırf onlara bakmayalım diye, ona o derece saldırırlar ki feryatları ve çığlıkları kulakları çınlatır. Ama bu onların sonu olur. Saldırmaları ölmelerinin başlangıcı olur. Her hasta tedavimde öyle saldırırlar ki çocuklara zarar vermesinler diye , tamamen onları imha edene kadar yatmam. Zaten uyuduğum an saldırırlar. Unutmayın cinler kendilerine zarar veremeyecek zatlara kuvvetli saldırıda bulunmazlar. Ancak kendilerine zarar verildiği an saldırırlar. Zaten bizler muska ile büyü ile uğraşmazsak ve sünneti seniye dairesinde yaşasak hiçbir cin bize yanaşamaz. Biz tetiklediğimiz için veya İslam dışı yaşadığımız ve onlara zarar verdiğimiz için onlar bize musallat olurlar.Bazen kendi kendimi sorguya çekerim. Bir hastayı tedavi edebilmek için onlarca cin öldürüyoruz. Aslında bu cinlerin bu insana musallat olmasında onların suçu yok. Şeytanın oyuncağı olmuş büyücüler yüzünden musallat oluyorlar . Bende,öldürüyorum. Bunun vebali var mı? diye çoğu kez kendimi sorgularım. Bazen korkarım , eğer vebali varsa ben bunu nasıl ödeyeceğim? diye. Ama insanlara verdikleri o eziyeti görünce artık onlara kinden başka bir şey hissedemiyorum. Keşke cinleri değil de,bu cinleri insanlara musallat eden kişileri kesebilsek veya yakabilsek.
Davetin süresinde, rüyalar çok önemlidir. İlk önce o alemin kapıları size rüyada açılır. Yatmadan önce mutlaka abdestli yatın ve yanınıza kağıt ve kalem koyun. Rüyada size bazı ayetler ve Arapça sözler söylenecektir. Bunları uyandığınız an hemen yazın. Şeytan boş ver sabah bakarsın diye sana vesvese verir. Sakın kanma, uyuyunca unutturur. Sabah hatırlayamazsın. Her ayette ve sözde bir şifre ve sana bir uyarı veya nasihat vardır. Mutlaka bunu uygula.
Gözlerindeki perdeler kalkmaya başladıkça, veya hislerin açılmaya başladıkça, acayip şekiller ve görüntüler olur. Birden bire gözünün önünde ışık hızında geçenler olur. Yolda yürürken çok güzel renklerde , bu yakut kırmızısı, ateş mavisi. Sarı gibi renklerde notta şeklinde sinek büyüklüğünde ışıklar yanında gezerler. Sen yürürsün onlarda sağında veya solunda bâzen de önünde seninle beraber hareket ederler. O renkler o kadar harikadır ki seni mest eder. Sakın onlara dokunmak için elini uzatma . Kaybolur giderler. Bâzende gece yattığında aynı renkte görüntüler tavanda çeşitli şekillerde gözüne görünürler. Bâzende noktacıklar gibi,ama gölge renginde etrafında ve gözlerinin önünde uçuşurlar. Bunlar artık o alemin kapılarını sana açıldığına bir işarettir. İstiğdatların gelişiyordur. Bunları daha da geliştirmek için çabalaman gerekecek. Bu güzel renk ve şeklilerin yanında süflilerde gelecek. Özellikle yâkaza hali dediğimiz yarı uyur veya yarı uyanık hallerde , yani tam uyumak üzere iken veya uyandığın ilk an gözüne gözükenler olur. Bunlar insan suretinde de olur. Bazen gözünü açarsın kafayın üzerinde uçuşan saç yumağı gibi siyah duman renginde topuzçuklar görürsün. Bâzen de ilk uyandığın an bakarsın duvarda örümcek yürüyor. Benim en çok hoşuma giden. İlk uyandığında o örümcek hemen duvardan tavana doğrun yürür ve tam köşeye gelinde sanki duvarın içine girer gibi kaybolur. Durup seyrederim. Bâzen de açarsın gözünü , tam gözünün önünde ufacık , yuvarlak bir ışık öylece durur. Bu görüntülere örnek çoktur. Bu işle uğraşan her kese olur bunlar. Bunlar artık o alemle irtibat kurduğuna ve onların ilgisini çektiğine bir işarettir.
Bir de ses olayları vardır. Bâzen olur ki tam uyumak üzere iken o kadar vıcır vıcır konuşurlar ki uyuyamazsın. Bâzen de çok net ses verirler sena hitap ederler. Birden gözünü açarsın kimse yok. Aslında bunlar çok harika olaylardır. Tabi ki sana zarar vermedikleri takdirde.
Şuna dikkat etmek lazımdır . Süfliler geldiklerinde sana güçleri yetmezse aile efradına musallat olurlar. Onlara zarar verirsen onlarda ailene zarar verirler. Geçmişte bu işlerle uğraşan kişilerin nesilleri bu günlerde o cinlerin intikam saldırılarıyla uğraşmaktalar. Bende şimdiden düşünüyorum Ben öldükten sonra bizimkiler ne olacak diye. Bu şerefsiz taifeler kesinlikle bırakmazlar. Geride mutlaka birine bu işi öğretmek ve görevlileri ona devretmek lazım gelir. Aslında yaşadığım her şeyi yazmak istiyorum ama daha önce iki ayrı havas sitesinde yazdım.Benin niyetim halisane bu işi ehilleriyle paylaşmak ve birbirimizden istifade etmek idi. Ama insandaki kıskançlık damarı ve rakabet hırsı, bu dost diye yanaştığım kişileri bana düşman etti. Her ikisinde de rabbim bana mağnevi tokat nevinde insanları musallat etti. Anladım ki bazı olayların açıklanmasına izin yok. Şu an yine yazsam yine tokat yiyeceğim.Yine musallat olanlar ve iftira atanlar, seni sanal alemden sileceğim diyenler olacak. O yüzen bu kadar yeter. Sadece size şunu ısrarla söylüyorum. Belirli bir mağnevi destek bulmadan ve bu işte ehil kişilerin yardımını almadan bu işe girmeyin. Davet işi gerçekten çok tehlikeli. O ilk saldırıları atlatamazsanız işiniz biter. Bu ulvi davetleri için geçerli. Süfliler önemli değil . Onlar zaten sizinle ve sizi saptırmak için can atıyorlar.
Tekrar söylüyorum. Havascı olmak istiyorsanız, davetten çok takvaya ehemmiyet verin. Siz onları değil onlar sizi çağırsın. Unutmayın ki rabbim her zaman kendi yolunda gidenleri ve şeytanla mücadele edenleri korumak için semavi ordularını ve ervahi envariyeye o kişinin yardımına ve hizmetine verir.
Havas alimleri havas kitapları okuyarak değil , takva üzere yaşayarak ve nefs terbiyesiyle havascı oldular. O alemde yaşadıklarını ve o alemdekilerden aldıkları dersleri bize yazarak ta havas kitapları oluşturdular. Yani onlar okuduklarını değil yaşadıklarını yazdılar. Her şeyin ölçüsü kuran da var.

Alıntıdır:
satelcom isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


gizli ilimler gizli ilim
Tüm Zamanlar GMT +4.5 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 13:24.


Powered by vBulletin® Version kapalı
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.6.0
YASAL UYARI : İçerik sağlayacı paylaşım sitelerinden biri olan Ruhani.Net Adresimizde 5651 Sayılı Kanun'un 8. Maddesine ve T.C.K'nın 125. Maddesine göre TÜM ÜYELERİMİZ yaptıkları paylaşımlardan sorumludur. Ruhani.Net hakkında yapılacak tüm Hukuksal Şikayetler, Yöneticilerimiz ile iletişime geçilmesi yada iletişim formunu doldurulması halinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde Ruhani.Net yönetimi olarak tarafımızdan gereken işlemler yapılacak ve size dönüş sağlanacaktır. her yürlü sorunlar için email ; ruhaninet@gmail.com
sakarya escort sakarya escort sakarya escort sakarya escort serdivan escort izmir escort eporner