aslında bu birkaç cümleyle anlatılır birşey değil,
dinen şaibeli bulunan bir konudur. Bir nevi kaderin tekerine çomak sokmak gibidir. Evet istediğimiz olur ama bizim bunu yapmaya hakkımız varmıdır sorusunu değerlendirmek gerekir.
Havas ilminde beşeri varlıklar devreye giriyor, bu yüzden Allahın bize öngördüğü kader sürecinde biz üçüncü şahısları kendimize muhattab ediyoruz. İslam inancında mesela bir derdinizi örneğin maddi sıkıntınızı olabildiğince beşere yansıtmamamız emredilmiş. Çünkü beşere dert yanmak rızkı göndereni ikinci plana atmak gibi düşünülüyor. Havasta böyledir.
Hani dedinya kimsenin bilmediği bir sır varmı havasta diye;
Havas ilmi evliyaullah tarafından bize miras bırakılmamıştır. Onlar bunu saklamışlardır. Çünkü havas aslında makam olarak yükseklere çıkan Allah dostlarına canlı cansız mahlukat üzerinde etkide bulunma hakkı ve görevidir.
Nasılki Hızır a.s hazretleri insanların kaderlerine görevi gereği müdehale ediyorsa. Ama hızır a.s kendi merak ve isteği için Ledünni ilmi kullanmaz.
kısaca açıklamaya çalıştım sayın likyail kardeşim. Elbetteki herkesin söyleyecek birşeyleri vardır bu konuda, muhakkak seninde doğruların vardır, bu konuda günlerce sohbet edebilirim, düşüncelerede sonsuz saygım olur, Rabbim cümle müslüman alemine bilerek veya bilmeyerek yanlış yaptırmasın inşallah.
dua ile
|